Close

Sergio ‘KUN’ Aguero’nun Hayatı

Sergio Leonel Agüero del Castillo ya da bizim bildiğimiz adıyla Kun Agüero…

2 Haziran 1988’de Arjantin’in başkenti olan Buenos Aries’de yedi çocuklu bir ailenin ikinci çocuğu olarak dünyaya geldi. Futbol için ideal sayılabilecek bir yaş olan 9 yaşında ülkesinin köklü takımlarından olan CA Independiente’de futbola başladı. 6 sene boyunca altyapıda top koşturan Agüero bu dönemde lakabı olan “Kun” lakabını aldı. Bu lakabı en çok sevdiği çizgi film karakteri olan “el Kun” dan almıştır .

Altı yıl altyapıda top koşturduktan sonra Agüero için artık profesyonel olma vakti gelmişti. O dönem profesyonellik için çok erken bir yaş olan 14 yaşında profesyonel oldu. 14 yaşında Independiente A takımıyla profesyonel sözleşme imzalayan Agüero 3 yıl oynadığı A takımında 54 maça çıkarken 23 gol atma başarısını gösterdi. Independiente takımında son sezonu olan 2005-2006 sezonunda 36 maça çıkan Agüero 18 gol atarak Avrupa’nın büyük kulüplerinin ilgisini çekti. Bu muhteşem performansıyla İspanya’nın köklü kulüplerinden Atletico Madrid Agüero’yu henüz daha 18 yaşındayken 23 milyon euro gibi astronomik bir ücretle transfer etti. Artık dünyanın en prestijli liglerinden biri olan La Liga’da top koşturan Agüero, Atletico Madrid’deki ilk sezonunda 38 maçta 6 gol atıp o sezon beklentilerin çok altında kaldı. Bir sonraki sezon Agüero’nun partneri ve takımın en önemli oyuncusu olan Fernando Torres İngiltere’nin köklü kulüplerinden Liverpool takımına transfer oldu. Bu transferle beraber takımın bütün gol yükü neredeyse Agüero’ya kaldı. Genç yaşta bu kadar ağır bir sorumluluğu yerine getirip getiremeyeceği ise o yıllarda İspanya daki futbol severleri ikiye böldü. Çoğunluk onun bu yükün altından kalkamayıp bonservis bedelinin altında ezileceğini düşünüyordu. Fakat Agüero kendisi hakkında negatif yorumlar yapan insanları yanılttı. 2007-2008 sezonun da Agüero ligde çıktığı 37 maçta 19 gol atma başarısı göstererek, sezonu en golcü oyuncu yarışında bir dönem ülkemizde Fenerbahçe forması giyen Daniel Guiza ve Sevilla’nın başarılı Brezilyalı forveti Luis Fabiano’nun ardından üçüncü olarak tamamladı. Agüero aynı sezon ilk defa mücadele ettiği UEFA Avrupa Ligi’nde 7 maça çıkıp 5 gol attı. Bu başarılı performansının ardından Agüero ertesi sezon Atletico Madrid ile Avrupa’nın en prestijli ligi olan UEFA Şampiyonlar Ligi’nde mücadele edecekti. “El Kun”, 2008-2009 sezonun ilk Şampiyonlar Ligi maçına PSV Eindhoven karşısında çıktı. İlk Şampiyonlar Ligi maçında gol atma başarısı gösteren Agüero taraftarlar tarafında takdir topladı. Yine aynı sezon Diego Forlan ile beraber takımın gol yükünü sırtladılar. Agüero 2008-2009 sezonunda ligde çıktığı 37 maçta 17 gol atma başarısını gösterdi. Bunun yanı sıra aynı sezon Şampiyonlar Ligi’nde çıktığı 9 maçta 4 gol attı.  Artık “çaylaklığını” bir kenara atıp çok genç yaşta komple bir forvete dönüşen Agüero 2 yıl daha Atletico formasını terletti. Bu 2 yılda ligde 63 maça çıkıp 32 gol attı. Ayrıca bu 2 yıl içerisinde sekizi Şampiyonlar Ligi , on ikisi Avrupa Ligi olmak üzere toplamda 20 Avrupa maçına çıkan Agüero bu maçlarda 9 gol attı.

Agüero zamanının gözde forvetlerinden biriydi. Bütün büyük takımlar onu transfer etmek için kıyasıya bir transfer yarışına giriyordu. Bu mücadeleden galip çıkan takım ise 44 yıllık Şampiyonluk hasreti olan ve bu hasreti dindirmek için güçlü bir kadro kurmaya çalışan Manchester şehrinin mavi tarafı yani Manchester City oldu. Manchester City 2011-2012 sezonunda tam 38 milyon euro karşılığında Agüero’yu transfer etti. Agüero bu imzayla beraber tam 10 yıl sürecek Manchester City macerasının ilk adımını attı. Manchester City ile ilk sezonunda 35’i ligde olmak üzere 49 maça çıkan Agüero 30 gol atarak beklentileri karşıladı. Ama bu 30 gol içinde 1 tanesi vardı ki hepsinden özeldi. O özel gol, Manchester City’nin 44 yıllık hasretine son verdi.

Manchester City en yakın takipçisi olan aynı şehrin kırmızı tarafı Manchester United ile aynı puandaydı. Son maçını kazanan United 89 puanla birinciliğe yükseldi. City ise 86 puandaydı ama bir maçı eksikti. Averaj olarak United’dan önde olan City son maçını kazanmak zorundaydı. Son maçta ki rakip ise o sezonun formsuz takımlarından QPR’dı. City maçın ilk yarısını Arjantinli sağ beki Pablo Zabaleta’nın golüyle 1-0 önde kapattı. City için her şey güzel gidiyordu, ta ki ikinci yarı başlayana kadar. İkinci yarı QPR Cisse ve Mackie’nin attığı gollerle 2-1 öne geçti. City için tehlike çanları çalıyordu. 44 yıllık hasrete son verememe tehlikesiyle karşı karşıyaydılar. City maçın uzatma bölümünde belki de futbol tarihinde eşi benzeri olmayan bir geri dönüşe imza attı. 90+2’de Edin Dzeko’nun golüyle beraberliği yakalayan City için artık vakit daralmıştı ama bir kurtarıcı çıkıp City’nin hasretine son verdi. O kişi Agüero’ydu. Agüero 90+4’de Mario Balotelli’nin asistiyle şampiyonluğu getiren golü atıp adını City ve Premier Lig tarihine altın harflerle yazdırdı. O sezondan sonra 9 yıl daha City de top koşturan Agüero bu 9 yılda City formasıyla 341 maça çıkıp 230 gol 57 asistlik muazzam bir performans sergiledi.

2021-2022 sezonun yaz döneminde City ile sözleşmesi biten Agüero o yaz Barcelona’ya bedelsiz bir şekilde transfer oldu. Barcelona takımına transfer olmasındaki en büyük sebep ise tabi ki Lionel Messi’ydi. En büyük hayali Messi ile aynı takımda oynamak olan Agüero maalesef bu hayalini gerçekleştiremedi. Aynı sezon Messi bütün kariyerini geçirdiği Barcelona’dan Fransa’nın en kuvvetli kulübü olan PSG takımına transfer oldu. Bu transferle beraber bunalıma giren Agüero’nun Barcelona kariyeri pek da parlak geçmedi. Barcelona ile yalnız 5 maça çıkan Agüero 1 gol atma başarısını gösterdi. Aynı sezon Agüero La Liga’nın 12. haftasında Alaves karşısında ilk 11 başladı. Maçın 41. dakikasında kalbi sıkışan ve nefes darlığı çeken Agüero maça devam edemedi. Ayrıca bu maç Agüero’nun kariyerindeki son maçı oldu. Maçtan sonra yapılan kontroller sonrası kalbinde ritim bozukluğu teşhisi konulan Agüero 33 yaşında kramponlarını astı. Onun gibi üst düzey bir forveti artık izleyemeyecek olmak çok üzücü ama her güzel şeyin bir sonu vardır maalesef. Bir an önce iyileşip futbol camiasının içine dönmen dileğiyle. Elveda “Kun Agüero”.

Yazan: Bartu Tarık TANTA

Editöryal Düzenleme: Buğrahan PİŞKİNCAN

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leave a comment
scroll to top