Close

Diego Armando Maradona

Kimilerine göre 20.yüzyılın en büyük futbolcularından  kimilerine göre ise bir ülkenin tarihi değiştiren bir isim Diego Armando Maradona. Üzerinden yıllar geçmesine rağmen hala birçok rekoru elinde bulunduran, dünya tarihinde görülmemiş başarılara tek başına imza atmış biri Maradona. Kariyerinin üzerinden yıllar geçmesine rağmen Arjantinli Lionel Messi, Portekizli Ronaldo, Brezilyalı Ronaldo, Ronaldinho gibi isimlere rağmen hala birçok insana göre dünyanın en iyi futbolcusu olarak görülmektedir. 

Maradona, İtalyan kökenli bir baba ve Hırvat kökenli bir annenin çocuğu olarak Buenos Aires, Lanús’ta Evita Hastanesi’nde 30 Ekim 1960 yılında dünyaya geldi. 7 çocuklu bir ailede büyüyen Maradona, çocukluk zamanlarında bir gecekonduda büyüyerek zor bir çocukluk geçirdi. 10 yaşındayken bir yetenek avcısı tarafından fark edildi ve mahalle kulübü olan Estrella Roja’da amatör olarak oynamaya başladı. Burada ilk antrenmanında 2 gol atarak dikkatleri üzerine çekti. Kısa bir süre sonra Los Cebollitas adlı kulübe geçti ve orada üç sezon oynadıktan sonra Buenos Aires’in Argentinos Juniors kulübünün altyapısına girdi. 12 yaşındayken A takımın devre aralarında top ile cambazlık yaparak seyircileri eğlendiriyordu. İlk profesyonel teklifini ise henüz 12 yaşındayken River Plate’ten aldı fakat hem hocası hem ailesi onun fiziken yeterli olmadığını düşünerek bu teklifi reddetti. 1979 yılında ise Los Cebollitas kulübü ile ilk kupasını aldı. Henüz 14 yaşındayken Argentinos Juniors ile profesyonel sözleşme imzaladı.İlk maçına çıktığında ise henüz 16 yaşına on gün vardı. Bu süreyle dünyanın en genç oyuncusu ünvanına sahip oldu. Takımda ise düzenli olarak 18 yaşında oynamaya başladı.

1978  Dünya Kupası’nda o dönem yenilgiye hazır olmadığı ve genç olması sebebiyle oynayamadı ve 18 yaşındayken Dünya Genç Şampiyonası’nda oynadı. 20 yaş altı Dünya Kupası’ndaki bu başarısından sonra A Milli Takıma yükseldi. 167 maçta 115 gol attığı Argentinos Juniors’dan ayrıldı ve Boca Juniors’a transfer oldu. 1981 yılında transfer olduğu Boca Juniors’ta ilk sezon 17 gol attı ve takımını şampiyon yaptı. Bu dönem sonrası taraftarlar ona resmen tapmaya başladı. 1982 yılında katıldığı Dünya Kupası ise onun için bir hayal kırıklığından öteye gidemedi. Boca Juniors taraftarının dinim Boca, tanrım Maradona, mabedim la Bombonera (boca es mi religion, maradona es mi dios, la bombonera es mi iglesia) diyebilecek kadar çok sevdiği Maradona, o dönemki siyasi karmaşa ve savaşlardan dolayı Arjantin’i terketmek zorunda kaldı ve 5 milyon €’ya Barcelona’ya transfer oldu.

Barcelona’ya transfer olduğu ilk sezon yaşadığı karaciğer rahatsızlığı sebebiyle 3 ay sahalardan uzak kaldı. İkinci sezonunda ise bileğinden sakatlandı. Sakatlıklarına rağmen 58 maçta 39 gol attı aynı zamanda da Kral Kupası’nı kazandı. Bu performansı ile öne çıkan Maradona Kral Kupası’nda çıkan kavga sonunda Barcelona kariyerini noktalamak zorunda kaldı.

El Pelusa İtalya’da 

Bu ayrılık kararı sonrası nereye gideceği çok merak edilen Maradona, o sıralar Serie A’nın alt sıralarında mücadele eden ve ekonomik olarak sıkıntı içinde olan Napoli şehrine gidecekti. Napoli kulübü bütün şehirde başlattığı bir kampanya sonucunda topladığı para ile 6.9 milyon €’ya Maradona’nın bonservisini aldı. Bununla beraber Maradona ikinci kez en yüksek bonservis rekorunu kırmış oldu. Napoli’de ise kariyerinin zirve zamanlarının yaşadı ve kaptanlığı aldı. Maradona önderliğinde Napoli, 1986/87 ve 1989/90 sezonlarında lig şampiyonu oldu. 1987/88 ve 1988/89 sezonlarında ise lig ikincisi oldu. Ayrıca 1987 yılında Coppa Italia, 1989 yılında UEFA Kupası ve 1990 yılında Supercoppa Italiana’yı aldılar. Maradona 1987/88 sezonunda Serie A’da gol kralı oldu. Tüm başarılardan sonra taraftarın hayran olduğu Maradona’nın sosyal hayatı bozulmaya başladı. Alkol bağımlılığı duyuldu ve testler sırasında kanında kokain tespit edildi. Bunun sonucunda ise 15 ay futboldan men edilen Maradona 1992 yılında İtalya’dan ayrılmak zorunda kaldı. 

Bu süreçten sonra 1992 yılında Sevilla’ya transfer oldu. Burada herhangi bir başarı gösterememesinden dolayı 1993 yılında Newells Old takımına transfer oldu. Yine yolunda gitmeyen kariyerinden dolayı 1995-97 sezonlarında Boca Juniors’a transfer oldu ve 1997 yılında emeklilik kararı aldı. 

Emeklilik sonrası da bağımlılıkları devam eden Maradona, siyasi görüşleri ile de birçok kez gündeme geldi. Aynı zamanda Maradona emeklilik sonrasında teknik direktörlük görevleri üstlenmeye başladı. Arjantin Milli Takımı, Birleşik Arap Emirlikleri takımlarından olan Al Was, Corrientes’in Mandiyú takımını ve Racing adlı takımı çalıştırdı. Ufak çaplı başarılar elde etse de Maradona tam anlamıyla başarılı olamadı. 

Maradona ailesine çok düşkün bir insandı. Annesini 81 yaşında babasını ise 87 yaşında kaybeden  Maradona’nın iki kız çocuğu bulunmaktadır. Bu iki çocuğu hariç daha sonra bir çocuğun da babası olduğunu itiraf etmiştir. Bu çalkantılı ve dolu hayatı emekliliği sonrası da onu büyük sağlık problemleri ile yüz yüze bırakmıştı. 2000 yılında kokain komasına girdi ve zar zor hayata tutundu. Maradona aynı zamanda kilo alma eğilimindeydi ve 130 kilo ağırlığa kadar çıkarak bir obezite hastası olmuştu. 6 Mart 2005 tarihinde midesinden biri baypass ameliyatı geçirdi. 2019 yılında ise geçirdiği mide kanaması sebebiyle ameliyat oldu. Bu süreler zarfında hep öldüğü hakkında söylentiler çıkarılan Diego Armando Maradona, 25 Kasım 2021 yılında 60 yaşındayken kronik kalp yetmezliğine bağlı akut akciğer ödemi sebebiyle hayatını kaybetti.

Her ne kadar çalkantılı hayatından dolayı kariyerinin zirvesindeyken çok büyük bir düşüş yaşamış olsa bile, milyonlarca kişinin kalbine adını altın harflerle yazmıştır. Her ne kadar artık aramızda olmasa bile onun futbol tarihinde bıraktığı izler bu spor varoldukça bizimle yaşamaya devam edecektir. Ona dünya futboluna bu denli keyif ve farklılık getirdiği için bir kez daha teşekkür ederiz.

Yazan: Tevfik Kaan Yavru

Editöryal Düzenleme: Serkan ÖZDEMİR & Yavuz Akyol

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Leave a comment
scroll to top